Kategori arşivi: Kamu Alanlarının Korunması

Kent merkezine iki yeni AVM Adana’ya ne kazandırır?

Adana’da havaalanı civarına iki yeni AVM yapılmakta. Birincisi Park AVM, eski Güney Sanayi ve Çukobirlik arsaları üzerinde yapıldı, bitmek üzere, yakında açılışı yapılır. 50 metre mesafede ise Esas Holding’in 01 Burda AVM’sinin inşaatı devam ediyor, eski Tekel Fabrikası arsasında. Neden aynı büyüklükte, birbirine bu kadar yakın iki avm? Kimler izin verdi? Hani, kent merkezinde avm’lere izin verilmeyecekti? Küçük esnaf korunacaktı? Sorular çok ve cevapları biliniyor. Konu tüketim olunca, inşaat olunca, büyük sermaye olunca gerisi teferruat oluyor.

20 Mart 2017 tarihinde 01 Burda avm’sinin ÇED raporunun halka açıklanma toplantısı bir otel salonunda yapıldı. Öğrendik ki, ÇED raporu için bakanlığa 22 Şubat 2017 tarihinde müracaat edilmiş. Oysa bir buçuk yıldır inşaatın devam ettiğini görüyoruz. Ellerinde şu üç belge var: Tapu, büyükşehir ve ilçe belediyelerinden kavga gürültü geçirilen imar planlarına işlenmiş olma belgesi ve ilçe belediyesinden alınmış, arsa üzerindeki eski tekel binasının yıkım ruhsatı. ÇED raporunun kabul edileceğinden o kadar eminler ki, inşaata başlamışlar, temel inşaatı neredeyse bitirilmek üzere.

ÇED raporundan şunları öğreniyoruz: Proje bedeli 240.240.000 TL, proje alanı 34.464 metrekare, 1.200 kişi çalışacak, günlük ziyaretçi sayısı 12.500 kişi olacak, Türkiye’de toplam 363 avm varmış, katı atıkları Seyhan İlçe Belediyesi’ne, sıvı atıkları ise Adana Büyükşehir Belediyesi ASKİ sistemine vereceklermiş.

ÇED raporuna göre günlük 548 metreküp sıvı atık olacakmış, bir o kadar da 50 metre mesafedeki Park avm’nin olsa, günlük 1.100 ton eder, bu kadar sıvı atığı o bölgedeki ASKİ sistemi kaldırabilir mi, bu konuda ASKİ yetkilileri ile görüşülmüş mü, hayır.

Bir günde 12.500 müşteri, bir o kadar da öteki avm’ye gelecek olduğunu düşündüğümüzde 25.000 kişi eder, çalışanları da hesaba kattığımızda ve hafta sonlarını da eklediğimizde E-5 bu trafik yoğunluğunu kaldırabilir mi sorusunun cevabı raporda veriliyor: Evet, E-5 üzerindeyiz ama trafik olumsuz etkilenmeyecek. Nereden biliyorsunuz, Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi ile veya Trafik İl Müdürlüğü ile konuyu görüştünüz mü, diye sormanın anlamı yok, çünkü raporu hazırlayan Ankara’lı firma “etkilenmeyecek” dediğine göre, konu kapanmıştır.

Söz konusu  iki avm E-5 yolunun üzerinde, yolun hemen öteki tarafında iki büyük eğitim kompleksi bulunuyor, Sanat Okulları, Endüstri Meslek Lisesi ve Erkek Lisesi, yakınlık bir üst geçit mesafesi. Bu iki avm’nin eğitim hayatına ne gibi bir etkisi olacak, ÇED raporunda tek kelime bile yok. Söz konusu okullarda 8.000 öğrenci bulunuyor. Okullara şu kadar mesafede alkollü içecek satılamaz diye kanun veya yönetmelik var da, şu kadar mesafede avm olamaz diye bir kural şimdilik yok. Olmamalı mı? Bu konunun çevre etki değerlendirme raporunda incelenmesi gerekmiyor muydu?

Bu avm neden yapılıyormuş, amaç neymiş bilmek ister misiniz? ÇED raporundan: “Toplumun ekonomik ve sosyal gelişimine katkıda bulunmak” (Toplum avm ile nasıl ekonomik ve sosyal olarak gelişir bilinmez ama Esas Holding’in gelişeceği kesin gibi), “Müşterilerin kendilerini olduklarından daha yüksek bir seviyede hissedebilecekleri bir atmosferi sunmak” (Yatırım için neden yoksul semtlerin bulunduğu yerleri seçtikleri anlaşılıyor, bu da bir çeşit memleket hizmeti), “Günümüzde avm’ler kent meydanları konumundadır” (Kentlerimizi meydansız bırakan belediye başkanlarının kulakları çınlasın), “Avm’ler sosyal davranışların gelişmesine katkıda bulunur” (Yoksulları terbiye edeceğiz, diye de okunabilir, sosyologlar neredesiniz?), “Avm’ler keyif ve haz mekanlarıdır” (Artı değerin somutlandığı mabetler olduğu düşünüldüğünde, doğrudur, birilerinin keyif ve haz alanıdır), “Avm’ler toplumun tüketim kültürü ile tanıştığı yerlerdir” (Tüketim kültürünün dünyayı tükenmenin eşiğine getirdiğinden haberleri yok mudur?)

1/100.000’lik çevre düzeni planında “kentsel yerleşik alan” diye geçen şehir içindeki bu avm’lere imar izni veren belediyelere ne demeli? ÇED raporu kabul edildiğinde inşaat izni konusu tekrar belediyelerin gündemine gelecek. Muhalefet olur mu, göreceğiz.

 

Dinozorlar dışarı! Bu pazar 11’de Yüzüncü Yıl Doğalpark’tayız.

DİRENDİK, KAZANDIK!  DİNOZORLAR DIŞARI!

Doğal Park, 100. Yıl Mahallesi ve çevresinde yaşayanların tek yeşil alanıdır. 

DSCN1474

Çukurova Belediyesi “Dinozor Parkı” kurma gerekçesiyle parkımızın yarısını özel bir şirkete kiraladı. Park dikenli tellerle bölündü ve o bölümün girişi paralı hale getirildi.

Yapmayın dedik, halkın malı olan parkı rant konusu yapamazsınız dedik. Çukurova Belediye Meclisi Üyeleriyle ve Belediye Başkanıyla defalarca görüştük. Bizleri dinlemediler, mahkemeye gitmek zorunda kaldık.

20160427_091218.jpg

MAHKEMEYİ KAZANDIK! Adana İdare Mahkemesi bizleri haklı, Çukurova Belediyesi’ni haksız ve yanlış buldu.

Elimizde Mahkeme kararı var. 

Şimdi, hep beraber belediyeyi mahkeme kararına uymaya davet etme zamanıdır. “Dinozorlar başka yere taşınsın, dikenli teller kalksın, parkımızı eski haliyle istiyoruz!” demek zamanıdır.

 

100. Yıl Mahallesi ve çevresinde yaşayan sizleri bu amaçla buluşmaya davet ediyoruz.

Saygılarımızla.

100. YIL MAHALLESİ HALK İNİSİYATİFİ

Tarih: 30 EKİM 2016 PAZAR

Saat  : 11.00

Yer   : DOĞAL PARK GİRİŞİ

Jurassic Park için hukuksuzluk kararı!

Çukurova Belediyesi’nin Yüzüncü Yıl Doğalpark’ı, Jurassic Park’a dönüştürmesinde mülkiyet ihlali yaptığı ortaya çıktı. Yüzüncü Yıl Mahalle sakinlerinin açtığı dava üzerine, Adana II. İdare Mahkemesi parkın tapularını inceleyerek, parkın arazisinin bir bölümünün Maliye, bir bölümünün Adana Büyükşehir Belediyesi’ne, geri kalanının da Çukurova Belediyesi’ne ait olduğunu tespit etti. Kendisine ait olmayan taşınmazları üçüncü bir şahsa devredemeyeceğine karar veren mahkeme, Jurassic Park için yürütmeyi durdurma kararı aldı.

Yüzüncü Yıl Doğalparkı Koruma Halk Girişimi’nin karar sonrası yaptığı Basın Açıklaması:

BASIN BÜLTENİ

DOĞAL PARKIMIZI, YEŞİL ALANLARIMIZI SAVUNDUK VE KAZANDIK!
İDARE MAHKEMESİ, ÇUKUROVA BELEDİYESİ’Nİ HAKSIZ VE YANLIŞ BULDU.

100. Yıl Mahallesi çevresindeki tek yeşil alan olan Doğal Park-2’nin büyük bir bölümü Çukurova Belediyesi’nin aldığı kararla bir şirkete 15 yıllığına “yap-birlikte işletelim-devret” modeli adı altında kiraya verilmişti. Parkımız dikenli teller ile bölünmüş ve inşaat şantiyesi haline getirilmişti. Çukurova Belediye Başkanı aldıkları kararı savunurken şunları söylemişti: “Park atıl vaziyette idi. Buraya yapılacak Jurassic Park sayesinde park canlanacak, ticaret gelişecek, belediyemizin kasasına para girecek, bunlar olurken parkın doğal yapısına ve yeşile zarar verilmeyecektir.”
Oysa, Doğal Park 100. Yıl Mahallesi ve çevresinde yaşayan halkın kullandığı tek yeşil alandır ve atıl olduğu doğru değildi.
İmar planlarında yeşil alan olarak ayrılmış kamuya açık parklar belediyelerin mülkiyetindedir ama belediye başkanlarının malı değildir. Seçilmiş yerel yöneticiler sadece o parkların bakımını yapmakla görevlidirler.
Çukurova Belediyesi yetkilileri ve Meclisi bu kararı almadan önce çevrede yaşayan ve parktan yararlanan halkın görüşünü almadı, demokratik işleyiş akıllarına gelmedi.
Jurassic Park yapılmasına karşı değildik, bunun Doğal Park içine yapılmasına karşıydık.
Ağaçlara ve yeşile zarar verilmeyeceğini söylemişlerdi. Parkımız tarumar edildi, onlarca ağaç kökü dışarıda can çekişmeye bırakıldı, dalları ve kökleri kesildi, dükkan yerleri için metrekarelerce beton döküldü.
Jurassic Park’ın girişi paralı hale getirildi. Bir yeşil alanı, halkın kullanımına ayrılmış bir parkı ticaretin, rantın konusu yaptılar.
Değerli Basın Mensupları,
Çukurova Belediyesi yetkililerini bugüne kadar çok uyardık, gelin bu kararınızı geri alın, parkımızı eski doğal haline getirin dedik defalarca, bizi dinlemediler, halkı ciddiye almadılar, bizleri mahkemeye, hukuka başvurmak zorunda bıraktılar. Bizi dinlemediler, şimdi mahkeme kararını yerine getirmek zorundalar.
Davaya bakan Adana 2. İdare Mahkemesi, 10/06/2016 tarihinde, oybirliğiyle verdiği karar ile Çukurova Belediye Meclisi’nin Doğal Parkımız hakkında almış olduğu kararı hukuka aykırı buldu.
Şimdi sıra, Mahkemenin aldığı bu kararın uygulanmasına gelmiştir. Doğal Parkımız ticaret konusu olmaktan bir an önce çıkarılmalı, ihale ile parkın içine yerleştirilen şirket derhal uzaklaştırılmalı, parkı bölen teller sökülmeli, betonlaştırılan yerler yıkılarak tekrar yeşil alan haline getirilmelidir.
Çukurova Belediyesi yetkililerini uyarıyoruz: En akılcı ve etik yol mahkeme kararına, hukuka uymaktır. Şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da konunun takipçisi olmaya devam edeceğimiz bilinmelidir.
Mücadelemizde hep yanımızda olan ve açtığımız davanın avukatlığını üstlenen avukat Sevil Aracı ve Avukat Tugay Bek dostlarımıza teşekkür etmeyi borç biliyoruz.
DOĞAL PARK HALKINDIR, HALKIN KALACAKTIR.
Saygılarımızla. 30 Haziran 2016

100. YIL MAHALLESİ DOĞAL PARKI KORUMA HALK GİRİŞİMİ

Eski Baraj Çamlığına Askeri Bölge; halka geçit yok!


Yüreğir tarafında Eski Baraj’dan başlayıp, Çukurova Üniversitesi kavşağına kadar uzanan Eski Baraj Çamlığı’nın (Yaşar Kemal Korusu), Atlı Spor Kulübü’ne yakın bir yeri tellerle kapatılarak, halk geçişine kapatıldı. Özellikle bisikletlilerin Seyhan’dan Balcalı’ya gidişlerde sıkça kullandığı, şehrin ender patika yollarından birinin, kamu alanı olmaktan çıkarılması kabul edilecek bir şey değil.

Tellerin üzerindeki tabelada, buranın Askeri Bölge olduğu, girilemeyeceği yazmakta. Eski Baraj Çamlığı neden askeri bölge ilan edilir? Şehir içerisindeki askeri bölgelerin şehir dışına taşınarak, mülklerin üniversite gibi başka kamu kurumlarına devredilmesi gereken çağda, şehir içerisinde neden yeni askeri alanlar oluşturulur? Eğer kapatmanın gerekçesi başka bir nedenden ise, askeri bölge tabelası nasıl konur? Gerçek kapatma nedir, yeni bir rantiye mi?  Yetkililere konuyu ilettik, cevap bekliyoruz.

Yüzüncü Yıl Doğalpark için açılan davanın duruşması dün yapıldı.

Çukurova Belediyesi’nin Yüzüncü Yıl Doğal Parkın büyük bir bölümünü özel bir şirkete kiralayarak girişi paralı hale getirmesine karşı, 31 Temmuz 2015’de mahalle sakinleri tarafından Adana 2. İdare Mahkemesi’nde açılan davanın duruşması dün (27 Nisan Çarşamba) eski adliye binasında yapıldı.

Duruşma öncesi birararaya gelen mahalle sakinleri ve çevreciler, avukatları ile beraber basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması sonrası grup, davayı izlemek için mahkeme salonunda yerini aldı.
__________________________________________________

BASIN AÇIKLAMASI

DOĞAL PARKIMIZI, YEŞİL ALANLARIMIZI SAVUNMAYA MAHKEME ÖNÜNDE DE DEVAM EDİYORUZ.

 100. Yıl Mahallesi çevresindeki tek yeşil alan olan Doğal Park-2’nin büyük bir bölümü Çukurova Belediyesi’nin aldığı bir kararla bir şirkete 15 yıllığına “yap-birlikte işletelim-devret” modeli adı altında kiraya verilmişti. Parkımız dikenli teller ile bölünmüş ve inşaat şantiyesi haline getirilmişti. Çukurova Belediye Başkanı aldıkları kararı savunurken şunları söylemişti: “Park atıl vaziyette idi. Buraya yapılacak Jurassic Park sayesinde park canlanacak, ticaret gelişecek, belediyemizin kasasına para girecek, bunlar olurken parkın doğal yapısına ve yeşile zarar verilmeyecektir.”

Şimdi, bunları söyleyen belediye başkanına tekrar soruyoruz:

1- Doğal Park 100. Yıl Mahallesi ve çevresinde yaşayan halkın kullandığı tek yeşil alandır ve atıl olduğu konusunda doğru söylemiyorsunuz, bu size yakışmaz. Gerçi atıl bırakmak için elinizden geleni yaptınız, göreve geldiğinizden bu yana çimleri dahi sulamadınız.

2- İmar planlarında yeşil alan olarak ayrılmış kamuya açık parklar belediyenizin mülkiyetinde değildir, yani sizin malınız değildir, istediğiniz gibi alıp satamaz ve kiralayamazsınız. Sizler seçilmiş yerel yöneticiler olarak sadece o parkların bakımını yapmakla mükellefsiniz. Yetkinizi aştınız, hukuksuz bir karar aldınız, seçimlerde size yardım ettiği bilinen yakınınızda bulunan bir işadamına diyet borcunuzu ödemek için parkımızı feda ettiniz sayın belediye başkanı. Sizi bugüne kadar çok uyardık, gelin bu kararınızı geri alın, parkımızı eski doğal haline getirin dedik defalarca, bizi dinlemediniz, halkı ciddiye almadınız, bizleri mahkemeye, hukuka başvurmak zorunda bıraktınız. Bugün, burada davamız mahkeme huzurunda görülecek. Bizi dinlemediniz, mahkeme kararını dinlemek zorunda kalacaksınız.

3- Bu kararı almadan önce çevrede yaşayan ve parktan yararlanan halkın görüşünü almak aklınıza gelmedi mi? Hani, halkın görüşü alınmadan hiçbir karar alınmayacak, uygulama yapılmayacak diyordunuz? Yoksa bu dedikleriniz sadece bir seçim vaadi miydi?

4- Jurassic Park yapılmasına karşı değiliz, bunun Doğal Park içine yapılmasına karşıyız. Yapacak başka yer mi yok? Başka yerler çok pahalı, Doğal Park sahipsiz diye mi düşündünüz? Yanıldığınızı bugün, bu mahkeme sonucunda bir kere daha anlayacaksınız.

5- Ağaçlara ve yeşile zarar verilmeyeceğini söylemiştiniz. Bu konuda da doğru söylemediğinize bizzat tanık olduk. Parkımız tarumar edildi, onlarca ağaç kökü dışarıda can çekişmeye bırakıldı, dalları ve kökleri kesildi, dükkan yerleri için metrekarelerce beton döküldü.

6- Jurassic Park’ın girişini paralı hale getirdiniz, belediyenin de para kazanacağını söylediniz. Bir yeşil alanı, halkın kullanımına ayrılmış bir parkı nasıl ticaretin konusu yapabildiniz? Şimdiye kadar serbestce gezebildiğimiz alanlara para ile girebileceğimizi nasıl söyleyebildiniz? Sizin dilinizden düşürmediğiniz “halkcı belediyecilik” anlayışı bu mudur? Çukurova Belediyesi bu kadar kötü durumda mıdır ki, parkımızdan gelir elde etmeyi düşündü? Şeffalık gereği açıklamanızı istiyoruz: Şu ana kadar Çukurova Belediyesi parkın paralı girişinden ne kadar para kazanmıştır?

Değerli Basın Mensupları,

Ülkemizde hukukun geçerli olduğuna inanmak istiyoruz. Doğal Parkımıza, yeşil alanlarımıza yapılan bu hukuksuz, çirkin ve ticaret kokan saldırının son bulmasını ve parkımızın eski doğal haline getirilmesini talep ediyoruz.

DOĞAL PARK HALKINDIR, HALKIN KALACAKTIR.

DOĞAL PARKIMIZI RANT UĞRUNA KURBAN VERMEMEKTE KARARLIYIZ!

Saygılarımızla.   27 Nisan 2016

100. YIL MAHALLESİ DOĞAL PARKI KORUMA HALK GİRİŞİMİ

Yüzüncü Yıl Doğalpark dava duruşması öncesi basın açıklaması, yarın saat 9’da Adliye’de!

Çukurova Belediyesi’nin, halkın bütün itirazlarına rağmen, Yüzüncü Yıl Doğal Parkın büyük bir bölümünü özel bir şirkete kiralayarak girişi paralı hale getirmesini ve parkın tahrip edilmesine yol açtığını hatırlarsınız.

Bu uygulamaya dur demek için, 31 Temmuz 2015’de mahalle sakinleri tarafından Adana 2. İdare Mahkemesi’ne dava açılmıştı. İşte bu davanın duruşması yarın (27 Nisan Çarşamba) günü saat 09.30’da eski adliye binasında yapılacak.
Aynı gün saat 09.00’da eski adliye binası merdivenlerinde basın açıklaması yapılarak duruşma izlenecektir.
Sizleri de aramızda görmek isteriz.
Suyun gücü şiddetinde değil, sürekliliğindedir…

 

Konu: Yüzüncü Yıl Doğalparkı kurtarmak için açılan davanın duruşması öncesi Basın Açıklaması

Yer: Adana Eski Adliye önü

Tarih: 27 Nisan Çarşamba saat 9:00

Adres: İnönü caddesi, Seyhan, Adana

 

_____________________________________________________

31 Temmuz’da dava açılması öncesi yapılan Basın Açıklamasını hatırlayalım:

HALKIN YEŞİL ALANLARINI

HALK OLARAK KORUMAKTA KARARLIYIZ!

    Adana’nın sahip olduğu parklardan biri olan,  100. Yıl Mahallesi sınırları içindeki Doğal Park-2’nin büyük bir bölümü Çukurova Belediyesi’nin aldığı kararla bir şirkete 15 yıllığına “yap-birlikte işletelim-devret” modeli adı altında kiraya verilmiştir. 82 bin m2 alana sahip parkın yarısından fazlası, dikenli teller ile bölünmüş ve inşaat şantiyesi haline getirilmiştir.

   Parkımızın, yeşil alanımızın bizden, yani halktan alınarak, özel şirketlere kiraya verilmesine karsıyız.

  Parklar kamusal alanlardır, yani halkın malıdır. 100. yıl Sabancı Doğal Park2 yalnızca burada yaşayan mahalleliye değil, tüm Adana halkına aittir. Halka rağmen parkı özelleştiremezsiniz.

  Doğal Park 100. Yıl Mahallesi, Belediye Evleri ve Adana-Kop çevresinde yaşayan halkın kullandığı en büyük yeşil alandır.  Çukurova Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü binasının da içinde olduğu park, son belediye seçimlerinden sonra bakımsız bırakılmış ve halk buradan bilinçli olarak uzaklaştırılmıştır. Ancak tüm bakımsızlığına rağmen parkımız; yürüyüş yapan, spor yapan, piknik yapan insanlarıyla, yaşayan bütün varlıklarıyla canlılığını korumaya devam etmiştir.

   Bizler Jurassic Park yapılmasına karşı değiliz, bunun Doğal Park içine yapılmasına karşıyız. Yapacak başka yer mi yok? Başka yerler çok pahalı, Doğal Park sahipsiz diye mi düşündünüz? Yanıldığınızı anlayacaksınız.

   Jurassic Park’ın girişinin paralı olacağını, belediyenin de para kazanacağı söyleniyor. Bir yeşil alan, halkın kullanımına ayrılmış bir park nasıl ticaretin konusu yapılabilir? Şimdiye kadar serbestçe gezebildiğimiz alanlara para ile girebileceğimizi nasıl söyleyebilirsiniz? Sizin dilinizden düşürmediğiniz “halkcı belediyecilik” anlayışı bu mudur?

   Çukurova Belediye Başkanına soruyoruz;

Buranın özel şirkete devredilmesi kararını almadan önce çevrede yaşayan ve parktan yararlanan “halk”ın görüşünü almak neden aklınıza gelmedi?

   İmar planlarında yeşil alan olarak ayrılmış kamuya açık parklar belediyenin mülkiyetinde değildir, istediğiniz gibi alıp satamaz ve kiralayamazsınız. Sizler seçilmiş yerel yöneticiler olarak sadece o parkların bakımını yapmakla mükellefsiniz.

   Belediye Başkanı aldıkları kararı savunurken şunları söylemektedir:

“Park atıl vaziyette idi. Buraya yapılacak Jurassic Park sayesinde park canlanacak, ticaret gelişecek, belediyemizin kasasına para girecektir’, ‘ bunlar olurken parkın doğal yapısına ve yeşile zarar verilmeyecektir.”

    Ağaçlara ve yeşile zarar verilmeyeceğini söylüyorsunuz. Bu konuda da doğru söylemiyorsunuz. Parkımız tarumar edilmiş, onlarca ağaç kökü dışarıda can çekişmeye bırakılmış, dalları ve kökleri kesilmiş, dükkân yerleri için metrekarelerce beton dökülmüştür.

Çukurova Belediye başkanı, yetkisini aşmış, hukuksuz bir karar almıştır. Kendisine yakınlığı ile bilinen birilerine diyet borcunuzu ödemek için parkımızı feda etmiştir. Yanlıştan dönmek bir erdemdir, gelin bu kararınızı geri alın, parkımızı eski doğal haline getirin dedik, bizi dinlemediniz, halkı ciddiye almadınız, bizleri mahkemeye, hukuka başvurmak zorunda bıraktınız.

Bugün, burada davamızı açmış bulunuyoruz. Bizi dinlemediniz, mahkeme kararını dinlemek zorunda kalacaksınız. DOĞAL PARKIMIZI RANT UĞRUNA KURBAN VERMEYECEĞİZ.

Değerli basın mensupları,

Hepinizi Doğal Park’ın son durumunu yerinde görmeye davet ediyoruz ve sizlerin aracılığı ile bütün Adanalıları haklı mücadelemizi desteklemeye çağırıyoruz.

DOĞAL PARK HALKINDIR, HALKIN KALACAKTIR.

Saygılarımızla.   31 Temmuz 2015

100. YIL MAHALLESİ DOĞAL PARKI KORUMA HALK GİRİŞİMİ

Ekoloji Saati’nde Cerattepe’yi konuştuk.

AÇP aylık radyo programı ‘Ekoloji Saati’nde bu hafta Cerattepe’deki sivil doğa savunmasını ve alınacak dersleri konuştuk.

Ekoloji Saati’nde bu Çarşamba: Cerattepe’de örnek alınacak Sivil Doğa Savunması

AÇP aylık radyo programı ‘Ekoloji Saati‘nde bu Çarşamba, Artvin Cerattepe’de verilen maden karşıtı mücadeleyi ve alınacak dersleri konu ediyoruz.

Cerattepe’de, Gezi eylemleri benzeri bir direniş sergilenmekte. Toprağın asıl sahibi yerel halk, yaşama nedenleri olan doğalarını, sözde ‘halka hizmet kurumu’ devletten ve yandaşı şirketlerden korumaya çalışmakta ve büyük bir mücadele vermektedirler. Çukurova’da başta kömür santralleri ve nükleer santraller olmak üzere birçok konuda doğayı koruma mücadelesi veren bizler, Cerattepe mücadelesinden nasıl dersler çıkarabiliriz? Dinleyici soru ve yorumlarına da geniş yer verilen programda, gelin bu sorulara cevap verelim.

Adana Çevre Platformu’nun Cerattepe için yaptığı Basın Açıklaması

Radyo Dünya, Adana ve çevresinde, FM 107.0 frekansı üzerinden yayın yapan bir radyo kanalıdır. Kanala Adana dışından internet üzerinden ( http://www.adanaradyodunya.net/ ) ulaşılabilir.

Etkinlik     : Radyo Programı (Ekoloji Saati)

Frekans    : FM107.0 (Radyo Dünya)

Tarih          : 24 Şubat 2016 Çarşamba saat 14:00

Etkinlik Adı: Cerattepe’de örnek alınacak Sivil Doğa Savunması

Konuşmacılar : Yaşar Gökoğlu, Adana Çevre Platformu Üyesi

Başak Yıldırım, Adana Çevre Platformu Üyesi

Artvin halkı yalnız değildir. Doğa ve yaşam için mücadele edenler kazanacak!

BASIN BÜLTENİ

Artvin halkı yalnız değildir!

Doğa ve yaşam için mücadele edenler kazanacak!

Artvin’in Kafkasör Yaylası Cerattepe Bölgesi’nde, Cengiz Holdinge ait maden işletmesine karşı çıkan Artvinliler direnişlerine devam ediyor. Çevre mücadelesi ve doğanın katliamına karşı, uzun zamandır yaşam nöbeti tutan Artvinlilerin direnişini kırmak için Valilik, çevre illerden polis ve jandarma takviyesi getirdi. İktidar güçleri Cerattepe’de  yaşamı, yaylaları, gökteki kuşu, yerdeki çiçeği savunan Artvinlilere gaz bombaları ve plastik mermilerle saldırıyor.

Bir yanda hayatlarını, doğalarını savunmak isteyen Artvin Halkı, karşılarında ise doğayı tahrip ederek para kazanmak isteyen sermaye şirketi ve onun yolunu açmak isteyen iktidar güçleri bulunuyor.

Cerattepe, Kafkas ekosisteminin Türkiye’deki tek uzantısı olan, fauna ve flora açısından eşsiz bir zenginliğe sahip olan, çok sayıda kuş türünün göç yollarını ve birçok endemik tür barındıran, doğal yaşlı ormanların son yaşam alanlarından biridir. Dünyanın en muhteşem 100 doğal ormanından biridir.

Artvin’in tepesinde 30 futbol sahası büyüklüğünde, 4 siyanür havuzu ile halkın içme suyu da dahil bütün su kaynaklarının kirleneceği biliniyor.

Hükümet ve onun yandaşları ülkenin her yerini elbirliği ile yangın yerine çeviriyorlar.

Yaşam için, doğanın talanını önlemek için, mücadele veren, direnen Artvinliler yalnız değildir.

“İlerlemek”, “gelişmek”, “büyümek” demek; yüksek binalar dikmek, her tarafı betonlaştırmak, toprağı, suyu, havayı zehirlemek demek değildir. Bir ormanı, bir şehri, yüzlerce yıllık bitki örtüsünü yok edip maden çıkartmak hiç değildir.

Yumurtalık sahillerinde zehir saçacak olan onlarca kömür santrali kurmak isteyenlere karşı mücadele veren bizlerin yüreği elbette Artvinlilerle birlikte atıyor.

Direnen Artvinlilerin dediği gibi; “Artvin’in üstü, altından daha değerlidir!”

Saygılarımızla.

ADANA ÇEVRE PLATFORMU                                                                    19 Şubat 2016

Jurassic Park kararının geri alınması için verilen önergeye, Çukurova Belediye Meclisi’nden red!

Çukurova Belediyesi Meclisi’nde, Doğal Park-2 hakkında karar alınırken karşı oy kullanan üyelerden birinin, bugünkü Ağustos Ayı Olağan Toplantısında kararın tekrar gözden geçirilmesi ve düzeltilmesi yolunda önerge vereceği duyulduğu için, toplantıyı izlemeye gittik. Yüzüncü Yıl Mahallesi ve çevresinde yaşayıp parktan yararlanan ve kararın geri alınmasını isteyenler olarak, 20 kişi idik. Meclis toplantıları halka açık olarak yapıldığı için bizi engelleme yoluna gitmediler. Ama olağan olmayan bir şekilde, dinleyicilere ayrılan bölümde bizim dışımızda 40 kişi yerini aldı. Belediye çalışanları olduklarını tahmin ettiğimiz bu kişiler, geleceğimizi duymuş olmalılar ki, etrafımızda pozisyon almışlardı. Böylece, belediyelerde vurucu tim bulundurmanın sadece MHP’ye has bir davranış olmadığını deneyimlemiş olduk, bir kere daha.

Toplantı başladı, Belediye Başkanı Soner Çetin toplantıya başkanlık yaptı. Yerel televizyonlar da yerlerini almışlardı. Önce gündem dışı söz isteyenlere söz verildi. Ülkede yaşanan son olayları hakkında konuşmak isteyen MHP’li ve CHP’li üyeler söz aldılar. Toplantının bu bölümü okullarda yapılan ve çocukların bağıra bağıra şiir okudukları 23 Nisan törenleri gibiydi.
Sonra, yukarıda belirtilen muhalif meclis üyesi söz alarak beklediğimiz konuyu açtı ve önergesini okudu. Bilindiği gibi, meclisin almış olduğu karar parkın bir bölümünün belediyeye ait şirkete 10 yıllığına devrini içeriyor. Daha sonra belediye şirketi özel bir şirkete burayı 15 yıllığına kiralıyor. Önergede bu çelişkilere dikkat çekiliyor ve alınan kararın tekrar görüşülmesi talep ediliyordu. Soner Bey konuşmaya başladı, konuyu uzattıkça uzattı, bizlere bakarak hakkında bazı iddiaların ortaya atıldığını, bunların doğru olmadığını, seçim öncesinde kimseden para yardımı almadığını, kampanyasını kendi imkanlarıyla yapacak kadar varlığı olduğunu, parkı bakımsız bıraktığının yalan olduğuna bürokratlar bölümünde oturan park ve bahçeler müdürünü şahit gösterdi, duygusal ataklar yaparak ve sesini titreterek ailesinden ve incindiğini söylediği şerefinden bahsetti, önerge sahibinin sormuş olmasına rağmen sözleşmedeki tazminat konusuna hiç cevap vermedi, daha önce yayınladığı ve dağıtılan broşürdeki yaveleri tekrar etti, şirketten özel olarak giriş ücretinin çok olmamasını rica ettiğini, tahminen 5 lira olacağını düşündüğünü belirtti, dava açıldığını duyduğunu, karara saygılı olacaklarını söyledi, 100. Yıl Mahallesi Muhtarı ve halkının kendi arkasında olduğunu, TMMOB’nin de projeye itirazı olmadığını kendisine söylediklerini, TMMOB Şube Başkanlarının sadece girişin ücretli olması konusunda tereddütleri olduğunu vs vs söyledi. Bir tek ağaca zarar verildiği ispatlanırsa istifa edeceğini, kendisinin de çevreci olduğunu ekledi. Bir dinazorun gövdesine eklenmiş kendi başının olduğu resmin facebook’ta yayınlanmış olmasına çok sinirlendiğini, bu kişiyi tespit ettirerek dava açtığını belirtti.

Toplantı sırasında önerge sahibinin konuşmasını dinleyiciler olarak alkışlayarak desteğimizi ifade etmiştik. Başkan, bu davranışın dinleyicilere yasak olduğunu, tekrarı halinde dışarı çıkarılacağımızı ihtar etmişti, çevremizdekilerden de bize karşı homurtular yükselmişti. Başkan konuşması sırasında da adeta bizlere sorular yönelterek konuşunca, bizleri cevap vermeye zorlayınca, birkaç defa dayanamayıp yüksek sesle cevap vermeye çalıştık. Hemen etrafımız sarıldı malum kişiler tarafından ve susmamız gerektiği, yoksa dışarı çıkartılacağımız bu defa onlar tarafından kabaca ihtar edildi. Başkanın konuşması bu terörize edilmiş ve tek yanlı, cevap verilemeyen monolog havasında geçti. Başkanın konuşmasından sonra söz isteyen meclis üyelerine söz verilmedi ve oylamaya geçildi. Oylama “kabul edenler, etmeyenler” şeklinde işaret oyuyla yapıldı. Sağlıklı bir oylama ve sayım yapıldığı söylenemez. Başkan oylama sonucunu “önerge oy çokluğu ile reddedilmiştir” şeklinde duyurdu. Daha sonra parka gittiğimizde önerge sahibi meclis üyesinden öğrendiğimize göre, önerge 16 ya karşı 11 oy ile reddedilmiş. Muhalif üyelerin bazıları toplantıya katılamamışlar.

Sonra parka gittik, bir dahaki Pazartesi tekrar bir araya gelmek üzere dağıldık.

ADANA ÇEVRE PLATFORMU

İlgili Haberler