Ekolojik Yaşama Giriş Eğitimi 13-14 Mayıs’ta!

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği tarafından düzenlenen Ekolojik Yaşama Giriş Eğitimi, katılımcıların yaşam alışkanlıklarını, doğa dostu ve ekolojik alışkanlıklara dönüştürmeye destek olmak amacıyla düzenleniyor.

İki günlük eğitim, katılımcılarda bu dönüşümü mümkün kılacak yaşam pratikleri, üretim yöntemleri ve tüketici yerine türetici olma konusunda bilgilendirmeye odaklanıyor.

Ekolojik Yaşam Giriş eğitimi, günlük yaşamla ilgili her konuyu bir bütün olarak doğa dostu bir bakış açısından ele alıyor. Katılımcıların yaşantılarını dönüştürmek için gerekli bilgileri sağlamakla kalmıyor, ilham verici örnekler sunarak teşvik ediyor.

Balcalı Hekimköy Sosyal Tesisleri’nde düzenlenecek eğitime katılmak için lütfen 0537-394-3525 numaralı telefondan kayıt yaptırınız. Eğitim ücretsiz olup, Balcalı Otobüs Durakları’ndan servisle ulaşım sağlanacaktır.

PROGRAM

1.  gün

09.00-09.15 Kayıt

09.15-09.30 Tanışma ve programın konuşulması 

09.30-10.15 Dünyanın durumu ve insanın sorumluluğu

10.15-11.00 Ödediğimiz bedeller
Kendine yeterli bir yaşamda ihtiyaçların yeniden tanımlanması

11-00 – 11.15 Ara

11.15- 12.15 Kullanım döngüsü, gönüllü sadelik, türetici olmak, onarım sistemleri

12:15 – 13.15 Öğle Arası 

13.15 – 13.30 Egzersiz ve Oyun

13.30 – 14.15 Etiket nasıl okunur? Alışveriş alışkanlıkları? Gıdamızı nasıl seçmeliyiz? Sofradaki denklemi nasıl çözebiliriz?

14.15 – 14.30 Ara

14.30 – 15.30 Güvenilir gıda ve beslenme – Ne yersek, O’yuz 

Ekolojik ürün, doğal ürün nedir? 

Bitkisel ağırlıklı beslenmenin ne yararı var?

15.30 – 16.30 Sağlıkta bütüncül yaklaşım 

Hastalıklara nasıl bakmamız gerek? Bütüncül sağlık nedir? Sağlığımızı bozma şeklimizle doğayı bozma şeklimiz aynı!

16.30-16.45 Günün değerlendirilmesi ve bir sonraki günün programı

2. gün

10.00 – 10.15 Güne başlarken… Bir önceki günün değerlendirmesi

10.15 – 11.00 Çöpsüz yaşam mümkün mü? 

Çöp torbanızı küçültmenin yolları

Kullan-at kültürüne karşı ne yapılabilir? 

Atıkları değerlendirmek, kompost mucizesi  

Ekolojik annelik… Kendin yap… 

11.00 – 11.15 Ara

11.15 – 12.00 Temizlenirken ve güzelleşirken kirletmek 

Deterjanlar nasıl kirletiyor? 

Kozmetik çantamızda kaç çeşit kimyasal var? 

Doğa dostu temizlik ve kozmetik önerileri

12.00 – 12.15 Ara

12.15 – 13.00   Ekolojik dönüşüm, topluluk olma ve gıda toplulukları

13.00- 14.00 Öğle Arası

14.00- 15.00   Yeni Ekonomi, ağ örgütlenmeleri ve yerel ekonomi 

Rehber olabilecek kaynaklar hakkında bilgiler

Kır-Kent dayanışmasının örnekleri
Buğday Ekolojik Yaşam Ağı’na katılım

15.00-15.30  Geri bildirim, değerlendirme, mandala, kitapçık dağıtımı, kapanış…

Doğayı Sevdiğini Söyleme Günü yarın 14’te Atatürk Parkı’nda!

Doğayı Sevdiğini Söyleme Günü yarın 14’te Atatürk Parkı’nda29 Nisan’da ben, sen, öbürü, falancanın çocuğu filan derken “Doğayı Sevdiğini Söyleme Günü” diye bir gün uydurduk, maksat buluşalım çocuklarla birlikte tohum topları oluşturalım, müzik olsun, resim, masal, drama, yoga filan derken böyle bir gün de buluşalım dedik 🙂

“Lütfen doğaya fırlatacağınız tohum topunun içerisinde olmasını istediğiniz tohumları yanınızda getirmeyi unutmayın.
Tohumlar kiraz çekirdeğinden iri olmamalıdır.”

Çocukları eğlendirme görevi bize ait, sorumlulukları ebeveynlerine aittir 

Etkinlikler ücretsizdir.

ÇEYİ – AKUSTİKA ÇOCUK – MOYO MASAL

Tarih: 29 Nisan 2017 Cumartesi
Saat: 14.00
Yer: Atatürk Parkı

Vegan Belgesel ‘Dünyalılar (Earthlings)’ 8 Aralık’ta

Adana Vejetaryen Topluluğu, Aralık ayı buluşmasında Dünyalılar (Earthlings) belgeselini izleyecek ve Geko ekibinin hazırladığı vegan yemekleri hep beraber tadacak.

Earthlings, Shaun Monson’ın yönetmenliğini, Joaquin Phoenix ve Persia White’in anlatıcılığını, Moby’nin müziklerini yaptığı 2003 yapımı belgesel. İnsan türünün kullandığı hayvan kaynaklı ürünleri elde ederken kullandığı “insanlık dışı” yöntemleri anlatır. Pet shoplar, köpek sağlacıları ve barınaklar hakkında olduğu kadar çiftlik fabrikaları, deri ve kürk ticareti, spor ve eğlence endüstrileri, tıbbi ve bilimsel uğraşlar hakkında da derin bir araştırma sunan EARTHLINGS, gizli kameralarla ve daha önce hiçbir yerde yayınlanmamış görüntülerle sadece hayvanlar üzerinden kar eden dünyanın en büyük şirketlerinden bazılarının uygulamalarını gün be gün anlatıyor. Güçlü, bilgilendirici ve düşünceleri gözden geçirmeye iten earthlings ; doğa, hayvanlar ve insanların ekonomik çıkarları arasındaki ilişkiyi ortaya seren şimdiye kadar çekilmiş en kapsamlı belgesel.

Belgesel fragmanını https://vimeo.com/21229086 adresinden izleyebilirsiniz. Belgeseli Türkçe altyazılı olarak izleyeceğiz. Buluşma herkese açıktır.

Etkinlik linki: Vegan Yemek & Belgesel ‘Earthlings’

Buluşma Yeri: Geko Kafe

Tel: 0530-393 4356

Vali Yolu Cad. Tansuğ Apt. altı, Adana

(Apartmanın yan tarafında, Gazipaşa bul. kesişimine yakın)

Tarih / Saat: 8 Aralık 2016 19:00 Açık büfe

19:30 Belgesel izleme

21:00 Sohbet

Katılım ücreti: Menü belli olduğunda belirtilecek.

Menü: Vegan (Detaylar daha sonra belirtilecektir.)

Adana Vejetaryen Topluluğu

 

Adana Vegan-Vejetaryen Buluşması 10 Kasım’da!

1 Kasım Dünya Vegan Günü. Vegan felsefesinin doğuşunun yıldönümü. Geçen yıl Dünya Vegan Günü öncesi, 30 Ekim’de ilk buluşmasını gerçekleştiren Adana Vejetaryen Topluluğu, bu yılın ilk buluşmasını yine Dünya Vegan Günü vesilesiyle 10 Kasım’da gerçekleştirecek.
Buluşma lakto-ovo vejetaryen, vegan, vejetaryen ve hayvan dostu herkese açıktır. Herkesin hikayesini anlatacağı etkinlikte, menü Vegan olacak.

Etkinlik linki: Adana Vegan-Vejetaryan Buluşması

Buluşma Yeri: Geko Kafe
Vali Yolu Cad. Tansuğ Apt. altı Seyhan/Adana
(Gazipaşa bul. kesişimine yakın)

Tarih / Saat: 10 Kasım 2016 19:00

Menü: Vegan 10TL (içecek hariç, detaylar daha sonra bildirilecek.)

 

Gerçek ve Adil Gıda üzerine Söyleşi ve Atölyeler 1-8 Ekim’de

Adana’da ilk kez gerçekleşecek “Food&Music Fest” kapsamında, Çukurova Ekolojik Yaşam İnisiyatifi tarafından “Gerçek&Adil Gıda” üzerine söyleşi ve atölyeler düzenlenecektir. Etkinlikler 1-8 Ekim tarihlerinde Adana’da, aşağıdaki programda belirtilen çeşitli mekanlarda yapılacaktır.

Günümüzde endüstrileşen gıda sektörünün uygulamaları sonucu gıdamız yetiştirilme sürecinden (tarım veya hayvancılık) başlayarak orjinal halinin dışına çıkarılıyor ve geçirdiği işlemler sonunda aldığı hal artık “gerçek dışı” bir ürün oluyor. Hem üretim öncesi (tohum, toprak) hem de üretim ve sonrasıişlenme aşamalarında doğal döngü dışında o kadar çok müdahale var ki, bunlardan geçerek soframıza gelen artık gıda denemeyecek bir “şey”. Bu “şey”e aslında farklı bir isim vermek gerekiyor, biz bunu “endüstriyel gıda” olarak isimlendirmeyi tercih ediyoruz. Doğal döngülere uygun yetiştirilen gıdaya da artık sadece “gıda” demek haksızlık ve kargaşa nedeni olacağından ona da “gerçek gıda” diyoruz. Gerçek gıdanın tohumu 200 yıl önceki ile aynı – yani gerçek, yetiştiği toprak gübre ve toksik madde ile karşılaşmamış veya karşılaştı ise de rehabilite edilmiş, doğal besleyiciler (organik gübre, kompost vb) ile desteklenen “gerçek toprak”tır. Bitki veya ağacın yetiştirilmesinde, sulamasında, budamasında doğal döngüsüne uygun reçeteler uygulanır, toprağa ve çevredeki diğer canlılara saygı esastır. Raf ömrünü artırmak, görüntüyü albenili hale getirmek vb nedenler ile ek işlemler yapılmaz. Özetlersek “gerçek gıdanın orjini (tohum), yetiştiği ortam (toprak, kümes, ağıl), yetiştirilme şekli, bir taraftan o bitkinin – hayvanın doğal yaşam döngüsüne, diğer taraftan onun dışındaki tüm varlıkların yaşam döngülerine saygı duyularak gerçekleştirilerek soframıza gelir. “Adil Gıda” ise Adil Ticaret kavramı ile benzer şekilde, ürün yetiştirilirken, işlenirken, taşınırken, satışa sunulurken tüm doğrudan ve dolaylı katkı sunan çalışanların haklarının korunduğu, onların refahlarının gözetildiğini tanımlar. Bu tür bir gıda aldığımızda tarım işçisinin haklarını desteklemiş, kamyon şöförünün refahının gözetilmesini sağlamış oluruz. Bir gıda hem gerçek ve hem de adil ise tadından yenmez, yendiği kadarı da hem yiyene hem de tüm varlıklara şifa olur!

Gerçek ve adil gıdanın gezegen için önemini, bizlere katkısını, ona nasıl ulaşabileceğimizi merak ediyorsanız çok değerli konuşmacılarımız ile söyleşmek üzere aramızda size de yer açtık, bekliyoruz 🙂
Bir süredir “evde ekmek yapsam ne iyi olur, iyi de nasıl başlasam” veya “kendi turşumu bir kuraydım” diyenlerdenseniz sizi de iki elimizin işte olacağı atölyelerimizde görmek isteriz. Elinizde ekmeğiniz ve kavanoz dolusu turşunuz ve güven dolu yüreğiniz ile ayrılacaksınız biliyoruz.

Bir maniniz yoksa ÇEYİ sizi Söyleşi ve Atölyelere bekliyor 🙂

 

İsmail Kulak Lisesi’nde Ekoloji Konferansı

Adana Çevre Platformu’ndan Yaşar Gökoğlu, bugün saat 14’de İsmail Kulak Anadolu Lisesi’nde yapılan Ekoloji Konferansı’nda öğrencilere seslendi.

 

 

İklim krizi üzerine film ve sohbet, Cumartesi 11’de, Büyükşehir Tiyatro Salonu’nda

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali  bu hafta sonu (21-22 Kasım), Büyükşehir Tiyatro Salonu’nda gerçekleşecek. Festival kapsamında Cumartesi saat 11’de, iklim krizini konu olan ‘Hayatta Kalma Bilgeliği’ belgeseli gösterilecektir. Aşağıda fragmanını bulacağınız belgesel sonrası Fırat Ateşok, filmle bağlantılı olarak iklim krizi üzerine bir sohbet yapacaktır.

Çukurova Ekolojik Yaşam İnisiyatifi ve Banadura Ekolojik Gıda Topluluğu tarafından düzenlenen festivalde, iki gün boyunca ulaşımdan gıdaya, enerjiden ekonomiye çeşitli konuları ekolojik bakışla inceleyen belgeseller gösterilecektir. Festival programına ve belgesel özetlerine aşağıdaki pdf dosyasından ulaşılabilir.

SYFF Adana Festival Kitapçığı

Adana Vejetaryen Topluluğu kuruldu.

Adana’da yaşayan tüm vegan ve vejetaryenleri (veganlar, laktolar, ovolar ve ovo-laktolar) biraraya getirmek amacıyla yola çıkan ADAVEG;

– Vejetaryenlik ve veganlık bilincinin geliştirilmesi,
– Etik bir yaşam doğrultusunda gıda amaçlı hayvan esaretine son verilmesi, hayvanların yine bu nedenle hayvanların maruz kaldığı kötü muameleye karşı kamuoyu oluşturulması,
– Vejetaryenlığı seçen insanların sağlıklı bir şekilde vejetaryenliğini sürdürmesi önündeki engellerin azaltılması için çalışmalar yapılması,

amacını güder.

Yapılması planlanan faaliyetler;

1. Değişik restaurantlarda Vejetaryen Yemek buluşması
2. Evlerde vejetaryen yemek hazırlama
3. Vejetaryen Menü paylaşımı
4. Adana Yemek Kültürü’ndeki vejetaryen yemeklerin ortaya çıkarılması

ADAVEG’e Facebook grubundan ulaşılabilir.

Grupta;

– Vejetaryen menüleri
– Vejetaryen dostu restaurantları, cafeleri
– Vejetaryenliği bilinçlendirici yazıları,
– Vegan hayat yaşamının ipuçları,
– Hayvanlarla ilgili kötü muamele haberleri,
– Dünyadaki vejetaryen etkinlikleri

bilgilerini paylaşabilirsiniz.

‘Vejetaryen Olmak’ konulu sohbetimiz bu Perşembe 18’de

Ekoloji sohbetlerinin bu haftaki konusu, Vejeteryan olmak.

Vejeteryan olmak ekolojik yaşamın bir parçası mıdır? İnsanoğlu zekasını kullanarak, hayvanları katletmeyen bir şekilde beslenebilir mi? Vejeteryan nasıl olunur? Evde ve lokantalarda neler yiyebiliriz?

Etik ve sağlık yönleriyle vejeteryanlığı konuşacağımız sohbetimiz, vejeteryan üyemiz Oğuz Can Eren’in giriş konuşmasıyla başlayacak ve daha sonra katılımlarla devam edecektir. Sohbetimizde aynı zamanda AÇP çatısı altında Vejeteryan Topluluğu oluşturmanın tohumlarını atacağız.

Adana’da yaşayan vejeteryanları, veganları, vejeteryan olmak isteyenler ya da konuya ilgi duyan herkesi sohbetimize bekliyoruz. Sohbetimizi Reşatbey’deki Sanat Kahvesi’nde gerçekleştireceğiz.

Sohbet Yeri Tarifi: Sanat Kahvesi, Arı Sineması sokağına Atatürk Caddesinden girdiğinizde karşınıza çıkan ilk kavşağın güneydoğu köşesinde yer alan kafedir. Kafenin kapalı mekanına girişte, sağ köşedeki kısımda toplantılarımızı yapıyoruz.

Adana Çevre Platformu

 

 

Toplumsal Ekoloji üzerine sohbetimiz 23 Nisan’da

Nisan ayında yapacağımız ikinci Ekoloji Sohbetinin konusu; Toplumsal Ekoloji. Sohbetimizi 23 Nisan günü saat 19’da Reşatbey’deki Sanat Kahvesi’nde gerçekleştireceğiz.

Yaşar Gökoğlu’nun sunumuyla başlayacak sohbette, Murray Bookchin’in ‘Toplumsal Ekoloji ve Komünalizm’ kitabı üzerinden Toplumsal Ekoloji’yi konuşacağız.

Toplumsal ekoloji, sadece ahlakın yeniden canlandırılması için değil, aynı zamanda -ve her şeyden önemlisi- toplumun ekolojik bir temelde yeniden inşa edilmesi için de talepte bulunur. Toplumsal ekoloji, kör piyasa güçlerine ve acımasız bir rekabete dayanan iktidar odaklarından etik taleplerde bulunmanın, kendi başına ele alındığında, kesinlikle sonuçsuz kalacağını vurgular. Kendi başına ele alındığında böylesi bir talep, ekolojik bir topluma ulaşmayı sadece bireysel tutumların değişmesi, tinsel bir yenilenme ya da yarı dinsel bir arınma ile ilgili bir mesele haline getirerek günümüzde hüküm süren asıl iktidar ilişkilerini gözlerden saklar. Yeni bir etik bakışın taşıdığı önemin her zaman farkında olsa da toplumsal ekoloji, öncelikli olarak, birinci doğayı hakimiyet altına alma gibi fikirlerin hem yapısal hem de öznel kaynaklarına inerek günümüz toplumunun doğal dünya üzerindeki ekolojik sömürüsünü sona erdirmeyi amaçlar. Kısacası, bütün bir tahakküm sistemine (onun ekonomisine, tekniği kötüye kullanımına, idari aygıtına, siyasi hayatın itibarını zedelemesine, kültürel gelişmenin merkezi olan şehri yerle bir etmesine, tüm o ahlaki ikiyüzlülüklerine ve insan ruhunu kirletmesine) meydan okuyarak, kendilerini insanlığa dayatan ve insan dışı doğa ile insani doğa arasındaki ilişkiyi tanımlayan hiyerarşik ve sınıf temelli değer yargısı sistemlerini ortadan kaldırmayı amaçlar. (‘Toplumsal Ekoloji ve Komünalizm’ kitabından alıntıdır.)